Tüketim sürecinde doğrudan karar verici olmasa da, ebeveynlerini etkileyerek satın alma davranışını gerçekleştirebilen çocuklar, pek çok marka için hedef kitle grubuna dahil edilmiş durumda.
Markalar bu tarz bir yaklaşıma daha çok ebeveynleri ikna edemedikleri durumlarda başvurarak, tüketicinin bir şekilde satın alma eylemini gerçekleştirmesini hedeflemektedir. Bu durum aslında pazarlama stratejileri içerisinde yer alan karşı kanat saldırısı stratejisine dayanmaktadır. Marka rakibini ya da tüketiciyi harekete geçirmekte zorlandığı durumlarda tüketicinin zayıf noktalarını hedefleyerek, bu zayıf noktaya yönelik iletişim çabasına girişmeyi tercih etmektedir. Bu stratejiden yola çıkarak pek çok marka günümüzde satın alma gücü oluşmamış ya da daha okuma yazma bile bilmeyen çocukları hedef kitlesine dahil edebilmektedir.
Markaların pazarlama iletişimi faaliyetlerinde çocukları kullanması, çeşitli nedenlerden dolayı eleştirilmektedir. Bunlardan bazıları;
- Henüz soyut düşünce yeteneği gelişmemiş çocuklara anlamlandıramayacağı ya da doğru yorumlayamayacağı mesajlar verilmesi
- Reklamı yapılan ürünün çocuğun psikolojik ve fiziksel gelişimini olumsuz etkileyebilecek olması
- Ürüne sahip olduğunda toplumdaki diğer çocuklardan farklı olacağı ve bir toplumsal statü kazanacağının vurgulanması
- Henüz ekonomik karar verici durumda olmamaları
- Henüz yeterince bilgi sahibi olmamaları / deneyimsiz olmaları
- Ürünün kalitesine ve kullanım koşullarına yönelik bilgilendirme sürecine yeterince yer verilmemesi
- Çocuğun toplumsal doğasına ters sunumlara yer verilmesi (makyajlı, yetişkin gibi giyinen vb.)
- Çocukların reklamlardaki söylemleri daha çabuk öğrenmesi ve reklamlarla ilgili ayrıntıları daha fazla hatırlaması
- Şiddet içeren yada şiddeti çağrıştıran sunumlara yer verilmesi
- Bir grubu diğerinden daha üstün yada daha zayıf gösteren sunumlara yer verilmesi
Reklamlarda çocuk kullanımı ve çocuğu hedefleyen reklamlara yönelik çeşitli sınırlamalar bulunsa dahi iletişim bilimi içinde çocuk ve reklam kavramları bir tartışma alanı olarak değerlendirilmeye devam etmektedir. Özellikle içinde bulunduğumuz sosyolojik olay ve olguları da bu tartışmanın içine dahil ettiğimizde pek çok sosyolojik ve etik sorunuda ortaya çıkarak bu tartışmayı disiplinlerarası bir konuma taşımak mümkün hale gelmektedir.
Özellikle son günlerde çocukların kullanıldığı ve doğrudan çocukları hedefleyen reklamlara yönelik görüşlerinizi aşağıda yer alan yorum yap kısmından iletmeniz konunun kapsamını genişletmemize faydalı olacaktır.
Yararlanılan Kaynaklar; http://globalmediajournaltr.yeditepe.edu.tr/hakemli%20yazilar%20pdf/11M%C3%BCge%20ELDEN%20ve%20%C3%96zkan%20ULUK%C3%96K.pdf Görsel Kaynak; https://static01.nyt.com/images/2013/02/12/science/12KLAS_SPAN/12KLAS-tmagArticle.jpg
Çok güzel bir yazı olmuş teşekkür ederim. Bu bir Çocuk istismarı ve ebeveyn çocuk ilişkisini bozan en büyük etken. Çocuklarımız tam bir saldırı altında psikolojik, fizyolojik ve biz süreci yönetemiyor, sürekli çocukların isteklerine karşı çıkan ebeveynler oluyoruz. Marketlerin büyük bölümü, özellikle kasa yakınları abur cubur dolu. Çocukların yalnızca isteklerini karşılatmaya, tüketmeye yönelmiş bir sistem. Para İçin herşey mübah ne yazıkki