Profesyonel hayatta yer alan insanların birbiriyle rahat bir şekilde iletişim kurarak profesyonel ağlarını genişletmesini sağlayan LinkedIn, iş dünyasında yer alan veya yeni fırsatlar arayan profesyoneller tarafından oldukça sık bir şekilde kullanılıyor. Son dönemlerde ise mecranın genel kullanım amacına uymayan çeşitli siyasi paylaşımlar kullanıcıların akışlarına düşüp, kullanıcıların tepkisini çekiyordu. LinkedIn bu durumun yarattığı rahatsızlığı fark etmiş olacak ki siyasi mesajlar barındıran içerikleri istemeyenler için filtreleme özelliğini test ediyor.
Eğer bu özelliği başarılı bir şekilde uygulamayı başarırsa, LinkedIn siyasi mesajların paylaşıldığı bir mecra olmaktan sıyrılacak gibi duruyor. Kullanıcılar bu mecrada siyasi paylaşımlar görmek istemezlerse sunulacak filtreleme seçeneği sayesinde karşılarına çıkmalarını bu tarz siyasi içeriklerin engelleyebilecek. Bu özellikle beraber LinkedIn’de iş dünyası ve profesyonel konuların konuşulduğu rafine bir mecra olarak kalmaya devam etmesi hedefleniyor.
Bu özelliği kullanmak için aşağıdaki gibi bir opsiyon sunularak kullanıcıların siyasi paylaşımları akışlarında görmek/görmemek istemediklerine cevap vermeleri gerekecek.
Filtreleme Özelliği Siyasi Partilerin ve Liderlerin Erişim ve Etkileşimini Etkiler Mi?
LinkedIn’in doğası gereği bir içeriği; re-share, beğenme ve yorum yapıldığında oluşan viral etkisiyle potansiyel ilgili kullanıcılara gösterdiği için bu tarz paylaşımlar artık siyasi içerikleri görmeyi tercih etmeyen kullanıcılar tarafından görülemeyecek. Bu yüzden bu karar sonrasında siyasilerin erişim/etkileşim sayılarında doğal olarak biraz düşüş yaratmış olacak. Bu durum sonucunda siyasi lider ve partilerin mecra stratejilerini değiştirme konusunu gündeme alabilecekleri ya da LinkedIn’i kullanırken daha hassas bir dil kullanmak zorunda kalacaklar gibi duruyor.
Diğer Mecralar Benzer Özellikler Getirir Mi?
LinkedIn’in bu özelliği diğer mecralar arasında yayılır mı yayılmaz mı sorusuna cevabı zaman vericek. Farklı mecralar siyasi reklamlara yönelik çeşitli kısıtlamalar ve adımlar atmış olsa da içeriklere yönelik doğrudan böyle bir adım gelmemişti. Bu noktada siyasi içerik üreticilerini bekleyen yeni tehditleri yakın zamanda görmüş olacağız.
Özellikle son zamanlarda dünyadaki diğer ülkeler ve Türkiye’de siyasi konjonktürden kaynaklanan mesajların arttığı bir ortamda, LinkedIn’in böyle bir adım atması diğer mecralardan farklılığını ve mecranın kitlesini korumaya çalıştığını gösteriyor.
Yorum Yap