Tarihler 20 Aralık’ı gösterdiğinde sms, e-mail, sosyal medya hesaplarından yayılan iletiler, birçok iletişim kanalından yapılan mesaj yağmuruna eminim ki bu yazıyı okuyan bir çok kişi maruz kalmıştır. Mesajların gönderim nedeni, en uzun gece olan 21 Aralık’a özel indirimler, kampanyalar ile ilgilidir.
Yılda sadece bir kere oluşan bu uzun gece dikkat çekici bir durum olsa da bunu bir pazarlama argümanı olarak kullanmanın anlamı nedir?
Markalar, ürün veya hizmetlerine ilişkin bir kampanya oluşturmak veya bir iletişim çalışması yapabilmek için bir hikayeye ihtiyaç duyarlar. Çünkü iletişimin bir hikayesinin olması bilinirliği, hatırlanmayı ve bunun sonucunda tüketiciyi harekete geçirebilmeyi tetikler. Çocukluğumuzdan itibaren ebeveynlerimizin bizlere anlattıkları hikayelerle hayatı öğrenmeye, davranışlarımıza bu hikayelerden çıkardığımız anlamlarla yön vermeye çalışırız. Günümüzde hikaye temelli iletişim stratejileri oldukça popülerdir. Durum bu kadar popülerken bu metodla örülü bir strateji kullanmak kaçınılmaz olur. İstisnalar dışında bir çoğumuz hikaye dinlemeyi severiz. Çünkü insanı etkileme güçleri oldukça yüksektir. İkna etmenin en önemli enstürmanlarından biri olan “sempati” ile sevdiğimiz hoşlandığımız konuyu kabullenme ve en azından dikkat vermeye eğilimimiz yüksek olur. Hikayelerde kişiler üzerinde çoğu zaman “sempati” oluşturur.
Hikayeler bu kadar işlevselken elbette bir pazarlama profesyoneli olarak yararlanmak kaçınılmaz olacaktır. Ancak hikayelerin de bir kalitesi, özenle oluşturulmuş bir kurgusu, dili veya karakteristik özelliği olmalıdır. Okuyucusunu veya dinleyicisini kendine bağlayabilmelidir. Çoğu zaman soyut ve hayale ilişkin olsa da günlük hayatta bir dayanağı olan hikayeler daha kalıcı sonuçlara imza atabilirler.
En bilindik, özel gün kampanyaları Yılbaşı, Sevgililer günü, Anneler günü ve babalar günüdür. Amaçları açık ve seçiktir. Hatta bu özel günlerden olan BlackFriday dahi belirli bir hikayeye dayanır, bu günde çeşitli kampanyalar veya promosyonlar hazırlanır, yoğun iletişim mesajlarıyla – tıpkı 21 aralık’a benzer şekilde -BlackFriday’in amacı tüketicilere anlatılmaya çalışılır. Çünkü BlackFriday’in özünde bir felsefesi vardır. İlk defa A.B.D.’de karşımıza çıkan bu özel gün; Geçmiş dönemlerde hasat sonunda çiftçilerin eline geçen yüklü gelirin, hasat dönemine kadar bekletilen ihtiyaçlarını karşıladıkları bir gün olarak anlam taşır. Kısacası BlackFriday döneminde haneye toplu bir gelir girer. Hane halkı bundan “BlackFriday” kampanyaları yardımıyla yararlanır.
Peki nedir bu 21 aralık günü yani en uzun gece’ye özel hazırlanmış kampanyaların dayanağı ? İşte sorunun kaynağı burada başlıyor. 21 Aralık coğrafik bir durumdur. Kuzey yarım kürede yaşayan insanların gece süresini en uzun yaşadıkları gündür. Bunun dışında özel bir durumu yoktur. En uzun gecede hiçbir avm, mağaza vb alan gece boyu açık kalmaz. Çoğu işyeri normal kapanış saati olan saatlerde AVM’de bulunanlar ise genellikle 22:00’de kapanır. 21 Aralık’ın sağlam, inandırıcı ve insanları harekete geçireceği bir dayanağı yoktur.
Evet, markayı yönetenler olarak çoğu kez hiç olmayan bir durumdan yeni bir hikaye oluşturarak yepyeni kampanyalar hazırlayabilirsiniz. Ama 21 Aralık gibi coğrafik temelli kampanyaların altını doldurmazsanız, O gün sadece kampanya yapmaya çırpınan markalar gibi algılanırsınız. Ama bir marka olarak En uzun gecede “en uzun hizmet verme” vaadini sunarsanız işte o zaman belki de gerçek temelli bir hikayenin başlangıcı olursunuz.
Yorum Yap